HABER BOMBA
UEFA Avrupa Ligi'nde yarın oynayacakları Partizan maçı öncesi Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic ve Arjantinli futbolcu Jose Sosa bir basın toplantısı düzenledi. Bilic, Fenerbahçe ile oynanan derbi mücadelesinde Emre ile yaşadığı olay hakkında da açıklamalarda bulunarak tartışmalı konuya açıklık getirdi.
Partizan karşısında yarın önemli bir müsabaka oynayacaklarını belirten Bilic, "Önemli, hatta çok önemli bir maça çıkıyoruz. Grupta kalan 3 maçımız var ve iyi bir pozisyondayız. Diğer yandan ise tehlikeli bir durumdayız. 'İlk maçta rakibimizi 4-0 yendik ve işimiz kolay olacak' diye düşünürsek, ciddi risk yaşarız. Biz bu şekilde yaklaşmıyoruz. Yarın yeni bir maç olacak ve ciddi bir rakibimiz var. Mutlaka kazanmalıyız. Belgrad'daki gibi oynayarak, hatta daha iyi oynayarak kazanmaya çalışacağız. Bu şekilde hedeflediğimiz noktaya yaklaşacağız" dedi.
Beşiktaş'ın ligde son 2 maçını kaybettiğinin hatırlatılması üzerine, oyuncularının bunun üstesinden gelebileceğini dile getiren Hırvat teknik adam, "Her takımın inişli çıkışlı dönemleri olabilir. Son 2 maçımızı kaybettik ve bundan mutlu değiliz. Yarın bir galibiyet serisine başlayabilmek için fırsatımız var. Türkiye'deki diğer takımlara göre sezonu daha erken açtık, şu anda iyi durumdayız. Sosa ve Mustafa Pektemek gibi sakatlıktan dönen oyuncularımız var. Serdar Kurtuluş da takımla çalışmalara başladı. Takımımızın bu durumun altından kalkacak potansiyeli var" ifadelerini kullandı.
Slaven Bilic, son dönemde performansı nedeniyle eleştirilerin hedefi olan Necip Uysal'a takım olarak destek olduklarını söyledi. Yaşananlardan Necip'in etkilendiğini aktaran Bilic, "Her oyuncunun kariyerinde böyle dönemler yaşanabiliyor. Bir oyuncu iyi işler yaptığında övgü alır, hata yaptığında ise özellikle savunmacıysa veya kaleciyse daha fazla eleştirilir. Necip'i günah keçisi haline getirmek doğru değil. O iyi karakterli bir oyuncu ve ona yardımcı olacağız. Bizim de yardımlarımızla bunun üstesinden gelecek" diye konuştu.
Atatürk Olimpiyat Stadı'nda yaptıkları 6 maçtan yalnızca 1'ini kazanabildikleri ve bu müsabakanın UEFA şampiyonlar ligi elemelerindeki Feyenoord maçı olduğunun hatırlatılması üzerine Bilic, "Bunun üstesinden gelmemiz gerekiyor. Ne olduğunu istatistikler ortaya koyuyor. Feyenoord maçından bu yana da uzun zaman geçti ama yarın orada kazanmak için bir şansımız var" şeklinde konuştu.
Ligdeki kötü sonuçların hakem yönetimleriyle alakası olup olmadığıyla ilgili bir soru üzerine tecrübeli teknik adam, "Hakemlerle ilgili herhangi bir şey söylemek istemiyorum. Bizim yapmamız gereken, sahadaki işimize odaklanmak. Süper Lig maçlarında da bir bütün halinde oynayabiliyoruz. Sahada 10 kişi kaldığımız maçlara da bakarsanız, yine iyi oynadık. İstediklerimizi başarmanın tek yolu, konsantrasyonumuzu rakiplerle ilgili analizlere vermek. Hakemlerle veya başka şeylerle kaybedecek vaktimiz yok" yanıtını verdi.
Hırvat teknik adam önceliklerinin lig mi yoksa Avrupa mı olduğuyla ilgili, şu ifadeleri kullandı: "Önceliğimiz tabii ki Süper Lig ama unutmamamız gereken şey, geçen sezon tüm mücadelemizi Avrupa kupalarında yer alabilmek için yaptık. Burada olmanın anlamı büyük. Biz hem ligde hem Avrupa'da hem de kupada elimizden gelen mücadeleyi vereceğiz. Üç kulvar için de aynı yakalaşıma sahibiz. UEFA Avrupa Ligi bir Şampiyonlar Ligi değil ama yine de çekiciliği olan bir yarışma. Biz de mümkün olduğu kadar ilerlemeye çalışacağız."
Gökhan Töre'nin takım için önemine dikkati çeken Bilic, "Gökhan Töre genç bir oyuncu ve iyi durumda. Oyunuyla, kalitesiyle fark yaratıyor. Her takım bu tip oyunculara sahip olmak ister. Almanya'da son oynanan Borussia Dortmund-Bayern Münih maçı bu duruma güzel bir örnek. Bayern Münih, Ribery oyuna girene kadar 1-0 yenik durumdaydı. O maça girdi ve oyunun akışını değiştirdi. İki gole katkı yaptı. Bahsettiğimiz takım Bayern Münih. Çok sayıda kaliteli oyuncuya sahip olmasına karşın, Ribery oyuna girip fark yarattı" dedi.
Fenerbahçe derbisinde Gökhan Töre'nin oynamayışının kendileri için bir darbe olduğunu vurgulayan Bilic, "Ne olursa olsun, takımını yüz üstü bıraktı ve bir ceza alacak. Tekrarlamaması gerekiyor. Bazı oyuncular takımla antrenman yapamazken, onun da yokluğu bir darbe oluyor. Belgrad'daki performansını gördünüz. Bununla, takım için nasıl bir değer olduğunu anlayabilirsiniz" diye konuştu.
Slaven Bilic, Partizan'a karşı deplasmanda aldıkları 4-0'lık galibiyetin küçümsenmesiyle ilgili ise "Bu yanlış bir yaklaşım olur. Partizan zor bir deplasman rakibidir. Beklediğimizden kolay olduğunu kabul ediyorum ama henüz 1-0 öndeyken önemli bir gol fırsatları vardı ve bazı şeyleri değiştirebilirdi. Biz orada kazanmayı hak ettik. Orada galibiyetin kolay görünmesine neden olan iyi oyunumuzdu ama yarın için bunun bir anlamı yok. Yeni bir maç olacak ve 0-0 başlayacak" dedi.
Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic, Fenerbahçe maçında Emre ile yaşadığı olaylara açıklık getirdi. Kendi isyanın esasta hakem ve federasyona olduğunu söyleyen Biliç, Emre'nin kendi gözünün içine baka baka küfretmediğini açıkladı. Biliç "Türkiye'ye gelmeden önce de Türkiye'ye geldikten sonra da yüzlerce kez hep aynı şeyi söyledim; saha içinde herkesin özel bir ruh durumu özel bir ruh hali vardır. Saha içinde ne oluyorsa onlar saha içinde kalır. Maçtan sonraki basın toplantısında da söyledim: bu bir erkek oyunu. Küfür olabilir küfrün belli bir ölçüsü vardır. Benim orada zaten dert ettiğim nokta küfür değil. Bir insanın gözünün içine soka soka küfür ederseniz o başka bir şeydir ki o böyle bir şey yapmadı. Benim üzerinde durduğum nokta küfür değil, belli bir çerçeve içinde kaldığı müddetçe; ki öyleydi.Benim orada verdiğim mesaj hakemlere ve federasyonaydı. Ben dedimki 'Bizim oyuncularımız neden farklı muamaleye maruz kalıyorlar' ben bunun üzerinde durdum. 'F..k off' ya da f..k you'yu dert etmem yoksa; ben küfür olarak da kabul etmem. Hiç dert etmem. Maçtan sonraki yaklaşımım da buydu, şimdiki yaklaşımım da bu" şeklinde açıkladı.
Beşiktaşlı oyuncu Jose Ernesto Sosa ise, Partizan maçının kendileri için büyük önem taşıdığını ifade ederek, "UEFA Avrupa Ligi'nin bir parçası olmak gerçekten çok güzel. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Bir sonraki tura kalabilmek için yarınki maçın gerçekten çok büyük önemi var" şeklinde konuştu.
Sakatlığı nedeniyle 2 hafta çalışma yapamadığını ve ardından Fenerbahçe derbisinde 45 dakika süre aldığını aktaran Sosa, "Bu, maç ritmi açısından bana katkı sağladı. Kendimi yarın için çok daha iyi hissediyorum. Yarınki maç çok önemli ve şimdiye kadar iyi iş çıkardık. Doğru yolda yürümeye devam etmek için yarın gerçekten önemli. Burada bulunmak güzel bir duygu. Bir sonraki tura kalabilmek de bizim için ciddi bir hedef oluşturuyor" dedi.
UEFA Avrupa Ligi'nde yarın oynayacakları Partizan maçı öncesi Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic ve Arjantinli futbolcu Jose Sosa bir basın toplantısı düzenledi. Bilic, Fenerbahçe ile oynanan derbi mücadelesinde Emre ile yaşadığı olay hakkında da açıklamalarda bulunarak tartışmalı konuya açıklık getirdi.
Partizan karşısında yarın önemli bir müsabaka oynayacaklarını belirten Bilic, "Önemli, hatta çok önemli bir maça çıkıyoruz. Grupta kalan 3 maçımız var ve iyi bir pozisyondayız. Diğer yandan ise tehlikeli bir durumdayız. 'İlk maçta rakibimizi 4-0 yendik ve işimiz kolay olacak' diye düşünürsek, ciddi risk yaşarız. Biz bu şekilde yaklaşmıyoruz. Yarın yeni bir maç olacak ve ciddi bir rakibimiz var. Mutlaka kazanmalıyız. Belgrad'daki gibi oynayarak, hatta daha iyi oynayarak kazanmaya çalışacağız. Bu şekilde hedeflediğimiz noktaya yaklaşacağız" dedi.
Beşiktaş'ın ligde son 2 maçını kaybettiğinin hatırlatılması üzerine, oyuncularının bunun üstesinden gelebileceğini dile getiren Hırvat teknik adam, "Her takımın inişli çıkışlı dönemleri olabilir. Son 2 maçımızı kaybettik ve bundan mutlu değiliz. Yarın bir galibiyet serisine başlayabilmek için fırsatımız var. Türkiye'deki diğer takımlara göre sezonu daha erken açtık, şu anda iyi durumdayız. Sosa ve Mustafa Pektemek gibi sakatlıktan dönen oyuncularımız var. Serdar Kurtuluş da takımla çalışmalara başladı. Takımımızın bu durumun altından kalkacak potansiyeli var" ifadelerini kullandı.
Slaven Bilic, son dönemde performansı nedeniyle eleştirilerin hedefi olan Necip Uysal'a takım olarak destek olduklarını söyledi. Yaşananlardan Necip'in etkilendiğini aktaran Bilic, "Her oyuncunun kariyerinde böyle dönemler yaşanabiliyor. Bir oyuncu iyi işler yaptığında övgü alır, hata yaptığında ise özellikle savunmacıysa veya kaleciyse daha fazla eleştirilir. Necip'i günah keçisi haline getirmek doğru değil. O iyi karakterli bir oyuncu ve ona yardımcı olacağız. Bizim de yardımlarımızla bunun üstesinden gelecek" diye konuştu.
Atatürk Olimpiyat Stadı'nda yaptıkları 6 maçtan yalnızca 1'ini kazanabildikleri ve bu müsabakanın UEFA şampiyonlar ligi elemelerindeki Feyenoord maçı olduğunun hatırlatılması üzerine Bilic, "Bunun üstesinden gelmemiz gerekiyor. Ne olduğunu istatistikler ortaya koyuyor. Feyenoord maçından bu yana da uzun zaman geçti ama yarın orada kazanmak için bir şansımız var" şeklinde konuştu.
Ligdeki kötü sonuçların hakem yönetimleriyle alakası olup olmadığıyla ilgili bir soru üzerine tecrübeli teknik adam, "Hakemlerle ilgili herhangi bir şey söylemek istemiyorum. Bizim yapmamız gereken, sahadaki işimize odaklanmak. Süper Lig maçlarında da bir bütün halinde oynayabiliyoruz. Sahada 10 kişi kaldığımız maçlara da bakarsanız, yine iyi oynadık. İstediklerimizi başarmanın tek yolu, konsantrasyonumuzu rakiplerle ilgili analizlere vermek. Hakemlerle veya başka şeylerle kaybedecek vaktimiz yok" yanıtını verdi.
Hırvat teknik adam önceliklerinin lig mi yoksa Avrupa mı olduğuyla ilgili, şu ifadeleri kullandı: "Önceliğimiz tabii ki Süper Lig ama unutmamamız gereken şey, geçen sezon tüm mücadelemizi Avrupa kupalarında yer alabilmek için yaptık. Burada olmanın anlamı büyük. Biz hem ligde hem Avrupa'da hem de kupada elimizden gelen mücadeleyi vereceğiz. Üç kulvar için de aynı yakalaşıma sahibiz. UEFA Avrupa Ligi bir Şampiyonlar Ligi değil ama yine de çekiciliği olan bir yarışma. Biz de mümkün olduğu kadar ilerlemeye çalışacağız."
Gökhan Töre'nin takım için önemine dikkati çeken Bilic, "Gökhan Töre genç bir oyuncu ve iyi durumda. Oyunuyla, kalitesiyle fark yaratıyor. Her takım bu tip oyunculara sahip olmak ister. Almanya'da son oynanan Borussia Dortmund-Bayern Münih maçı bu duruma güzel bir örnek. Bayern Münih, Ribery oyuna girene kadar 1-0 yenik durumdaydı. O maça girdi ve oyunun akışını değiştirdi. İki gole katkı yaptı. Bahsettiğimiz takım Bayern Münih. Çok sayıda kaliteli oyuncuya sahip olmasına karşın, Ribery oyuna girip fark yarattı" dedi.
Fenerbahçe derbisinde Gökhan Töre'nin oynamayışının kendileri için bir darbe olduğunu vurgulayan Bilic, "Ne olursa olsun, takımını yüz üstü bıraktı ve bir ceza alacak. Tekrarlamaması gerekiyor. Bazı oyuncular takımla antrenman yapamazken, onun da yokluğu bir darbe oluyor. Belgrad'daki performansını gördünüz. Bununla, takım için nasıl bir değer olduğunu anlayabilirsiniz" diye konuştu.
Slaven Bilic, Partizan'a karşı deplasmanda aldıkları 4-0'lık galibiyetin küçümsenmesiyle ilgili ise "Bu yanlış bir yaklaşım olur. Partizan zor bir deplasman rakibidir. Beklediğimizden kolay olduğunu kabul ediyorum ama henüz 1-0 öndeyken önemli bir gol fırsatları vardı ve bazı şeyleri değiştirebilirdi. Biz orada kazanmayı hak ettik. Orada galibiyetin kolay görünmesine neden olan iyi oyunumuzdu ama yarın için bunun bir anlamı yok. Yeni bir maç olacak ve 0-0 başlayacak" dedi.
Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic, Fenerbahçe maçında Emre ile yaşadığı olaylara açıklık getirdi. Kendi isyanın esasta hakem ve federasyona olduğunu söyleyen Biliç, Emre'nin kendi gözünün içine baka baka küfretmediğini açıkladı. Biliç "Türkiye'ye gelmeden önce de Türkiye'ye geldikten sonra da yüzlerce kez hep aynı şeyi söyledim; saha içinde herkesin özel bir ruh durumu özel bir ruh hali vardır. Saha içinde ne oluyorsa onlar saha içinde kalır. Maçtan sonraki basın toplantısında da söyledim: bu bir erkek oyunu. Küfür olabilir küfrün belli bir ölçüsü vardır. Benim orada zaten dert ettiğim nokta küfür değil. Bir insanın gözünün içine soka soka küfür ederseniz o başka bir şeydir ki o böyle bir şey yapmadı. Benim üzerinde durduğum nokta küfür değil, belli bir çerçeve içinde kaldığı müddetçe; ki öyleydi.Benim orada verdiğim mesaj hakemlere ve federasyonaydı. Ben dedimki 'Bizim oyuncularımız neden farklı muamaleye maruz kalıyorlar' ben bunun üzerinde durdum. 'F..k off' ya da f..k you'yu dert etmem yoksa; ben küfür olarak da kabul etmem. Hiç dert etmem. Maçtan sonraki yaklaşımım da buydu, şimdiki yaklaşımım da bu" şeklinde açıkladı.
Beşiktaşlı oyuncu Jose Ernesto Sosa ise, Partizan maçının kendileri için büyük önem taşıdığını ifade ederek, "UEFA Avrupa Ligi'nin bir parçası olmak gerçekten çok güzel. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Bir sonraki tura kalabilmek için yarınki maçın gerçekten çok büyük önemi var" şeklinde konuştu.