HABER BOMBA
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan faizden yana biri değil ve merkez bankası 4 ay önce yaptığı yüksek ölçekli faiz artışını geri çevirmezse, para politikacılar da Başbakan'ın kara listesine girebilir. Almanya dönüşü uçakta gazetecilere konuşan Erdoğan, Perşembe günkü sürpriz faiz indirimi konusunda merkez bankacıları eleştirdi. TCMB Başkanı Erdem Başçı, Perşembe günü gösterge olan 1 haftalık repo faizini yüzde 10'dan yüzde 9.5'e indirmiş, ancak yüzde 8 ile 12 arasındaki faiz koridorunu aynı şekilde bırakmıştı. Erdoğan konuşmasında, faizin, artırımdan önceki yüzde 4.5 seviyesine geri çekilmesini istediğini net ifadelerle dile getirdi. Hükümet yanlısı Sabah gazetesinin haberine göre, "Ben, Merkez Bankası'nın faiz politikalarını kesinlikle beğenmiyorum. Faizi yükseltirken 5 puan birden yükseltiyorsun, şimdi geliyorsun yarım puan indiriyorsun. Sen dalga mı geçiyorsun?" diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Temenni ederim ki kısa zamanda çeki düzen verirler." Başbakan'ın açıklamaları, Başçı'nın, birçok ekonomistin erken parasal genişleme olarak gördüğü hamlesinden ötürü eleştiri oklarının hedefi olduğu döneme rastladı. Analistler, geçtiğimiz haftaki faiz adımın, yüzde 10 ile bankanın resmi hedefinin iki katında seyreden enflasyonu yavaşlatma çabalarını tehdit ettiğini söyledi.
Politika yapıcılar, kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings'in merkez bankasını, "kredibilitesine zarar verebilecek" mesajlar göndermesine karşı uyardığı ve "ekonomik düzeltmelerin etkisini hafifletecek politika değişikliklerinin risk arz ettiğine" dikkat çektiği Cuma günü, ekonomistleri, sıkı para politikası duruşunu devam ettirdiklerine ikna etmeyi başaramadı. Sabah gazetesinin haberine göre, politika yapıcıların hükümetin baskısı altında kaldıkları algısının arttığı dönemde Başbakan bir kez daha merkez bankasının bağımsız olduğunu vurguladı. Başbakanlık ofisi ve merkez bankası yorum yapmayı reddetti. Erdoğan ayrıca merkez bankacıları yanlış faiz politikalarından ötürü enflasyon hedeflerini kaçırmakla suçladı. Başbakan, "Yüksek faizi, yüksek enflasyonun sebebi olarak görüyorum," dedi ve ardından politika yapıcıları, merkez bankasının, Türk Lirası'nın rekor düşüklere gerilemesine neden olan sert satışlarla mücadele etmek için politika faizini iki katının üzerine çıkardığı Ocak'taki faiz hamlesini tamamen geri çekmemelerinden ötürü eleştirdi. Ancak bu, merkez bankacıların, sıfır reel faiz isteğini tekrarlayan Erdoğan'ın öfkesini üzerlerine ilk çekişleri değil. Türkiye'nin 2 yıllık gösterge tahvili Pazartesi günü yüzde 8.73 ile Cuma günkü yüzde 8.76 faizin altında işlem gördü. Ekonomistlerin 12 aylık dönemdeki yüzde 8.33 enflasyon tahmini göz önünde bulundurulduğunda, devlet tahvilleri yüzde 0.5 reel getiri ile Başbakan'ın yüzde 5 ila 6 iddiasının çok altında seyrediyor. 2003'te başbakan olmasının ardından Erdoğan, merkez bankasına faizlerde yüzde 5'lere varan indirim yapması çağrılarında bulunarak, politika yapıcıları ile bitmeyen sözlü düellolara başladı. Erdoğan 2006'da o dönemin merkez bankası başkanı Durmuş Yılmaz'ı da faizleri indirmemesinden ötürü eleştirdi. 2011'de merkez bankasının başına geçen Başçı, birkaç tane faiz birden uygulayarak ve faiz koridoru ile borçlanma maliyetlerini dalgalandırarak, sıkça eleştirilen politika çerçevesini oluşturdu. Analistler bu çerçevenin, TCMB başkanının, politika duruşunu sıkılaştırırken bile gösterge faizleri düşükmüş gibi yansıtması imkanını tanıdığını belirtiyor. Ancak Erdoğan eğilmeyecek. Başbakan, Başçı'nın Ocak 2012'de TL'deki sert satışları önlemek için borçlanma maliyetini yüzde 12'ye yükseltmesinin ardından uluslararası finansçılar, yatırımcılar ve gazetecileri de komplo düzenleyerek faizlerdeki yükselişi tetiklemekle suçladı. Erdoğan, "Faiz lobisine gereken yanıtı vereceğiz. Faiz lobisinin rahat bir şekilde çalışmasına izin vermeyeceğiz" dedi. Başbakan Nisan'da merkez bankacılara faiz indirimi çağrısında bulunmuştu. Erdoğan'ın son açıklamaları, para politikasını gevşetme döneminin habercisi olabilir. SA'nın bir birimi olan TEB Yatırım'ın İstanbul'daki stratejistlerinden Işık Ökte, "Erdoğan'ın sert yorumlarının etkilerini yakından izliyor olacağız" dedi. Deniz Yatırım ise Pazartesi günü, "Erdoğan'ın, son PPK toplantısındaki "yetersiz" faiz indiriminden duyduğu memnuniyetsizlik, Haziran'daki toplantıda yeni faiz indirimleri yapılabileceğine dair spekülasyonları başlatacak" değerlendirmesinde bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan faizden yana biri değil ve merkez bankası 4 ay önce yaptığı yüksek ölçekli faiz artışını geri çevirmezse, para politikacılar da Başbakan'ın kara listesine girebilir. Almanya dönüşü uçakta gazetecilere konuşan Erdoğan, Perşembe günkü sürpriz faiz indirimi konusunda merkez bankacıları eleştirdi. TCMB Başkanı Erdem Başçı, Perşembe günü gösterge olan 1 haftalık repo faizini yüzde 10'dan yüzde 9.5'e indirmiş, ancak yüzde 8 ile 12 arasındaki faiz koridorunu aynı şekilde bırakmıştı. Erdoğan konuşmasında, faizin, artırımdan önceki yüzde 4.5 seviyesine geri çekilmesini istediğini net ifadelerle dile getirdi. Hükümet yanlısı Sabah gazetesinin haberine göre, "Ben, Merkez Bankası'nın faiz politikalarını kesinlikle beğenmiyorum. Faizi yükseltirken 5 puan birden yükseltiyorsun, şimdi geliyorsun yarım puan indiriyorsun. Sen dalga mı geçiyorsun?" diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Temenni ederim ki kısa zamanda çeki düzen verirler." Başbakan'ın açıklamaları, Başçı'nın, birçok ekonomistin erken parasal genişleme olarak gördüğü hamlesinden ötürü eleştiri oklarının hedefi olduğu döneme rastladı. Analistler, geçtiğimiz haftaki faiz adımın, yüzde 10 ile bankanın resmi hedefinin iki katında seyreden enflasyonu yavaşlatma çabalarını tehdit ettiğini söyledi.
Politika yapıcılar, kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings'in merkez bankasını, "kredibilitesine zarar verebilecek" mesajlar göndermesine karşı uyardığı ve "ekonomik düzeltmelerin etkisini hafifletecek politika değişikliklerinin risk arz ettiğine" dikkat çektiği Cuma günü, ekonomistleri, sıkı para politikası duruşunu devam ettirdiklerine ikna etmeyi başaramadı. Sabah gazetesinin haberine göre, politika yapıcıların hükümetin baskısı altında kaldıkları algısının arttığı dönemde Başbakan bir kez daha merkez bankasının bağımsız olduğunu vurguladı. Başbakanlık ofisi ve merkez bankası yorum yapmayı reddetti. Erdoğan ayrıca merkez bankacıları yanlış faiz politikalarından ötürü enflasyon hedeflerini kaçırmakla suçladı. Başbakan, "Yüksek faizi, yüksek enflasyonun sebebi olarak görüyorum," dedi ve ardından politika yapıcıları, merkez bankasının, Türk Lirası'nın rekor düşüklere gerilemesine neden olan sert satışlarla mücadele etmek için politika faizini iki katının üzerine çıkardığı Ocak'taki faiz hamlesini tamamen geri çekmemelerinden ötürü eleştirdi. Ancak bu, merkez bankacıların, sıfır reel faiz isteğini tekrarlayan Erdoğan'ın öfkesini üzerlerine ilk çekişleri değil. Türkiye'nin 2 yıllık gösterge tahvili Pazartesi günü yüzde 8.73 ile Cuma günkü yüzde 8.76 faizin altında işlem gördü. Ekonomistlerin 12 aylık dönemdeki yüzde 8.33 enflasyon tahmini göz önünde bulundurulduğunda, devlet tahvilleri yüzde 0.5 reel getiri ile Başbakan'ın yüzde 5 ila 6 iddiasının çok altında seyrediyor. 2003'te başbakan olmasının ardından Erdoğan, merkez bankasına faizlerde yüzde 5'lere varan indirim yapması çağrılarında bulunarak, politika yapıcıları ile bitmeyen sözlü düellolara başladı. Erdoğan 2006'da o dönemin merkez bankası başkanı Durmuş Yılmaz'ı da faizleri indirmemesinden ötürü eleştirdi. 2011'de merkez bankasının başına geçen Başçı, birkaç tane faiz birden uygulayarak ve faiz koridoru ile borçlanma maliyetlerini dalgalandırarak, sıkça eleştirilen politika çerçevesini oluşturdu. Analistler bu çerçevenin, TCMB başkanının, politika duruşunu sıkılaştırırken bile gösterge faizleri düşükmüş gibi yansıtması imkanını tanıdığını belirtiyor. Ancak Erdoğan eğilmeyecek. Başbakan, Başçı'nın Ocak 2012'de TL'deki sert satışları önlemek için borçlanma maliyetini yüzde 12'ye yükseltmesinin ardından uluslararası finansçılar, yatırımcılar ve gazetecileri de komplo düzenleyerek faizlerdeki yükselişi tetiklemekle suçladı. Erdoğan, "Faiz lobisine gereken yanıtı vereceğiz. Faiz lobisinin rahat bir şekilde çalışmasına izin vermeyeceğiz" dedi. Başbakan Nisan'da merkez bankacılara faiz indirimi çağrısında bulunmuştu. Erdoğan'ın son açıklamaları, para politikasını gevşetme döneminin habercisi olabilir. SA'nın bir birimi olan TEB Yatırım'ın İstanbul'daki stratejistlerinden Işık Ökte, "Erdoğan'ın sert yorumlarının etkilerini yakından izliyor olacağız" dedi. Deniz Yatırım ise Pazartesi günü, "Erdoğan'ın, son PPK toplantısındaki "yetersiz" faiz indiriminden duyduğu memnuniyetsizlik, Haziran'daki toplantıda yeni faiz indirimleri yapılabileceğine dair spekülasyonları başlatacak" değerlendirmesinde bulundu.