Yılda sadece bir kez gerçekleştirilen bu atölye, teorik ve pratik olmak üzere 2 ana bölümden oluşuyor.
Katılımcılar önce film çekiminde gerekli olan teknik ve kuramsal bilgi konusunda eğitiliyorlar. Senaryo yazım tekniği, kameraların tanınması, objektiflerin kompozisyon üzerindeki etkileri, ışığın estetik yapısı, film çözümleme gibi konular, fotoğraf ve film örnekleri eşliğinde sunuluyor. Hazırlık aşaması tamamlandıktan sonra, profesyonel kamera, ışık, ses elemanları kullanılarak film çekiliyor.
İstanbul’un merkezinde, Galatasaray semtinde, sıcak ve modern bir ortamda bir araya gelen öğrenciler, bir grup oluşturuyorlar. Dört ay boyunca her Cumartesi günü unutamayacakları bir deneyim yaşıyorlar. Sinema eğitimini “Paris Sinema Konservatuarı”n da tamamlamış ve “Sorbonne Üniversitesi”nde mastır yapmış olan Hilmi Etikan, bilgi ve deneyimini kursiyerlerle paylaşıyor. Öğrenciler, 25 yıldır “ İstanbul Uluslararası Kısa Film Festivali”nin yöneticiliğini yapan, Hilmi Etikan’ın arşivindeki, dünyaca ünlü kısa filmleri izleme ve sinema üzerine tartışma olanağı buluyorlar. Ön görüşme ile öğrenci kaydı yapılan atölyeye, her yaş grubundan kişi başvurabiliyor. Katılanların sinema tekniği üzerine hiç deneyimi olmadığı varsayılarak, tüm konular uygulamalı ve örnekler eşliğinde temel unsurları ile ele alınıyor. Atölyenin en büyük avantajı, sinema ile ilgilenenlere işin mutfağını görme ve film yapma aşamasının her sürecinde çalışma şansı sunması. Katılımcılar film seti deneyimi yaşama, koordinasyon nasıl sağlanır öğrenme, her noktada dönüşümlü görev alarak film yapma sürecinin bütününü kavrama ve yoğunlaşmak istedikleri noktaları keşfetme olanağını yakalıyor. Aynı zamanda bilinçli bir sinema izleyicisi yaratmayı ve kişilerin genel sinema kültürünün geliştirilmesini hedefleyen film atölyesi, programını tüm sinemaseverlerin yararlanabileceği bir şekilde sunmaya büyük özen gösteriyor. Atölye öğrencileri eğitim süresi bittikten sonra da, hem kendi aralarında hem de hocalarıyla olan ilişkilerini sürdürüyor. Bugüne kadar atölyeye katılan kişiler, sinema dünyalarına yeni bir boyut kazandırdılar, sıcak dostluklar edindiler. Bazıları ise gruplar oluşturarak gerçekleştirdikleri kısa filmler ile ulusal ve uluslararası festivallere kabul edilecek ve ödüller alabilecek düzeyde yapıtlara imza attılar. Fethiye, Eskişehir, İzmit, Kırıkkale, Çanakkale, Ankara gibi kentlerden her hafta sonu hiç aksatmadan atölye çalışmalarına katılan kişilerin varlığı, bu çalışmanın ne denli dost sıcaklığı ve bilgi düzeyinde geçtiğinin kanıtları oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder